şüphecilik

[Tr. Alt. kuşkuculuk ] [Alm. Skeptizismus] [Fr. scepticisme] [ing. scepticism] [Yun. Skeptesthai = gözlemek, incelemek] [es. t. hisbaniye, reybiye]

1– Düşünsel tutum olarak:

a. Kesin bir tutumda olmama, karar verememe.
b. Kuşkuyu ilke yapma; her değerden, anlatımdan, öğretiden, inançtan ilkece kuşku duyma.

2– Yöntem olarak; apaçık olan doğruya, kesin bilgiye varmak için, sağlam bir dayanak bulana dek, bütün bilgilerin gözden geçirilerek eleştirilmesi, sınanması. (Ör. Descartes’ta).

3– Felsefe çığırı olarak: Gerçekliğin özünü bilmenin olanaklı olmadığını ileri süren öğretiler:

a. Salt, köktenci kuşkuculuk; her türlü bilgi olanağını yadsır,
b. Ölçülü, göreli kuşkuculuk; yalnızca belli alanlarda bilgi olanağını kaldırır.

// Kuşkuculuğun kurucusu Elisli Pyrrhon’dur. Yeniçağdaki temsilcileri: Montaigne, Bayle, daha ılımlı olarak Hume.

Yazar : Aliş SAĞIROĞLU (Galatasaray Üniversitesi)