tarih felsefesi

[Alm. Geschichtsphilosophie ] [Fr. philosophie de l'histoire ] [İng. philosophy of history ]

Genel Tanım. Tarih Felsefesi, tarihsel sürecin gidişatını yöneten genel yasaları keşfetme girişimi anlamında 17. yüzyıldan başlayarak gelişen bir felsefe alanıdır.

Konusu ve Kapsamı Üzerine İki Farklı Konum. Geçmişten günümüze tarih felsefesi ile ilgili çalışmalar iki farklı tartışma zemini üzerinde ilerlemiştir. Bu tartışma zeminlerinden ilki, tarihin bir varlık alanı olarak ele alındığı ve bütün olup bitenlerin evrensel tarih ya da dünya tarihi anlamına karşılık gelecek şekilde bir bilme etkinliğine dönüştürüldüğü açıklamaları kapsar. Diğer bir deyişle, tarih felsefesi, bir bütün olarak dünya hakkında düşünmek ya da onun yasalarını keşfetmektir. İkinci tartışma zemini ise, tarihçinin yapıp etmekte olduğu işin ne olduğuyla ilgilidir. Tarihçinin gerçeğe ulaşma çabası üzerine şekillenmiş bir bilme etkinliği ya da bir insanlık deneyimi olarak tarihin diğer deneyim biçimleriyle olan karşılıklı ilişkisini ve geçerliliğini keşfetme girişimidir.

Çağdaş Yorumlar. Böylelikle tarih felsefesi alanı, tözsel ve eleştirel felsefe olarak ikiye ayrılmıştır. Tözsel tarih felsefesi, doğrudan doğruya tarihe, söylemlerinin bir nesnesi olarak hitap eder ve insanlığın geçmişini bütünsel olarak inceleme çabası gösterir. Eleştirel tarih felsefesi ise, arkeolojik ifadeler de dahil olmak üzere, tarih biliminin epistemolojisine ilişkin sorunları ve tarih yazımının geçmişle ilgili önermelerini inceler.

Eleştirel tarih felsefesi, tarihçilerin epistemolojik varsayımlarını inceleyip tarihsel bilginin türü ve nesnelliğini analiz etmek olarak yorumlanırken, spekülatif tarih felsefesi ise, bütün bir tarihsel süreç içerisinde biçimlenmiş bir anlam bulma girişimi olarak yorumlanmıştır.

Dolayısıyla tarih felsefesi, “tarih” teriminin iki farklı anlamıyla da ilgilenecek biçimde iki koldan oluşmuştur. Bir yandan tarihe geçmiş olaylar, koşullar ve gerçekler anlamında incelenecek malzeme ya da “nesne” olarak bakar, diğer yandan tarihi akademik disiplin olarak ele alır. İlki tarihte bütünlük, anlam, yasa, amaç gibi sorunları incelerken, ikincisi tarih çalışmalarında ortaya çıkan yöntem, bilginin güvenilirliği, nedensellik, açıklama, kanıtlama gibi sorunları konu edinir.

Düzenleyici Bir Çaba. 20. yüzyılda tarih felsefesi, ağırlıklı olarak tarihçilik ve tarihçilerin çalışmaları üzerine yapılan bir felsefi etkinlik olarak görülmüştür. Bu durum tarih felsefesinin, bilimsel pratikte kanıt ve teori arasındaki ilişkinin genel çalışmasının yalnızca belirli bir türü olarak tanımlanmasına sebep olmuştur. Böylelikle mesleki tarihin felsefi olarak incelenmesinin ya bilim felsefesinin ya da epistemolojinin bir alt alanını oluşturduğu ileri sürülmüştür. Bu görüş, yukarıda sözü edilen spekülatif ve eleştirel tarih felsefesi arasındaki ayrımın bir sonucudur.

Tarihyazımı Felsefesi. Tucker’e göre ise analitik tarih felsefesi ve spekülatif tarih felsefesi olarak yapılan ayrımda kullanılan ifadeler yetersiz bir felsefi jargona işaret eder. Öncelikle analitik terimi ele alındığında, analitik tarih felsefesi olarak belirlenen alan, tarihsel bilginin koşullarıyla ilgilense de Kantçı felsefeye göndermede bulunan “analitik” teriminden fazlasını içerir. Analitik tarih felsefesi olarak adlandırılan bu alan dil ve kavramların analizinden çok daha fazlasını yapar, tarih bilgimizin epistemolojisini, kanıt ve tarihçilik arasındaki ilişkiyi, tarihçilerin inançları tarihsel bilgiden ayırmak için kullandıkları yöntemlerin güvenilirliğini inceler. Diğer tarafta tözsel tarih felsefesi olarak belirlenen alanda ise, alternatiflerinin gelip geçici olduğu ima edilirken tözselliğin gerçekte ne anlama geldiği hakkında net bir yaklaşımda bulunulmaz. Bununla beraber diğer bir kullanım biçimi olan spekülatif tarih felsefesi ise kötü niyetli ve istismari bir kullanıma vurgu yapar.

Tucker bunların yerine tarihyazımı (tarihçilik/tarihyazıcılığı) felsefesi ve tarih felsefesi ayrımlarını kullanmayı tercih eder. Tucker’e göre tarihyazımı (tarihçilik / tarihyazıcılığı) felsefesi, geçmişe dair açıklamalarımızın ve bilgilerimizin tüm yönlerinin felsefi olarak incelenmesidir. Tarihyazımı felsefesi, bilim felsefesinin alt alanlarıyla paralellik gösterir. Buna karşılık tarih felsefesi, tarihin doğrudan felsefi incelemesidir. Tarih felsefesi, tarihle ilgili zorunlu mu yoksa olumsal mı, bir yönü mü var yoksa tesadüf mü olduğu, bir yönü varsa ne olduğu, nasıl ve neden ortaya çıktığı gibi soruları inceler. Tarih felsefesi, doğa felsefesi gibi her şeyin nihai kurucu parçalarını inceleyen metafiziğin alt alanlarıyla paralellik gösterir. Tucker’e göre tarihyazımı felsefesi ile tarih felsefesi arasındaki ayrım, mevcut ayrımlardan daha açıktır, değer yüklü olmaktan çok tanımlayıcıdır, aynı zamanda bilim ve doğa felsefeleri gibi felsefenin mevcut alt alanlarını belirleyen terimlerle paralellik gösterir.

KAYNAKÇA

Aysevener, Kubilay, “Antikçağ’dan Günümüze Tarih Tasarımları”, ÇTTA Dergisi VIII/18-19, İzmir: Dokuz Eylül Üniversitesi Yayınları, 2009.

Jonas Ahlskog, Jonas, Rethinking History, “The Idea of a Philosophy of History”, UK: Routledge, Taylor & Francis Group, 2018.

Mohan, R.Paul, Philosophy of History: An Introduction, USA: The Bruce Publishing Company, 1970.

Tucker, Avizier (ed.), “Introduction”, A Companion to the Philosophy of History and Historiography, Oxford, UK, Blackwell Publishing, 2009.

Vasicek, Zdenek, “Philosophy of History”, A Companion to the Philosophy of History and Historiography, Oxford, UK: Blackwell Publishing, 2009.

Walsh, W. H, Philosophy of History: An Introduction, New York: Harper Torchbooks, 1960.

Yazar : Alper DARICI (Kırklareli Üniversitesi)